Çocukluk süresince gelişimin her aşamasında çocukların hareketlerine düzen getiren, fiziksel, psiko-sosyal ve bilişsel gelişimlerine destek olan, çocukların hayal güçlerinin ve yaratıcılıklarının gelişmesine katkı sağlayan her türlü oyun malzemesi ve/veya oyun aracı, oyuncak olarak adlandırılabilir.

Oyuncaklar, genel anlamıyla çocuklar için yetişkinler tarafından tasarlanan nesneler olarak değerlendirilmekle birlikte, çocuklar yetişkinlerce kendilerine sunulan oyuncaklara, yetişkinlerin onları tasarlarken hayal bile etmedikleri işlevleri, mana ve imgeleri yükleyebilirler. Zira, oyuncak, çocuğun elindeki hamur gibidir, ona istediği şekli verebilir. Bu perspektifte, çocuklar oyun için tasarlanmış oyuncaklarla hem çevrelerini hem de yaşamı keşfederlerken, hayal gücü eşliğinde, oyuncakları çok daha farklı bir anlamda görüp değerlendirebilirler.

Şurası açık ki oyuncaklar, çocukta gelişim alanlarını uyaran materyaller olarak tüm çocuklar için gereklidir. Çünkü oyuncaklar, çocukların seçme ve değerlendirme yeteneğini geliştirerek, çocukların kendi kendine karar vermesine ve beceri kazanmasına imkan sunar.

Çocuk, oyuncakla sadece kendi dünyasını yaratmaz, bu imgesel dünyaya birlikte oyun oynayabileceği ebeveynlerini de katmak suretiyle ebeveyni ile kendi arasında izafi bir iletişimin kurulmasını sağlar. Böylece hem çocuk kendini anlatma fırsatı yakalar hem de ebeveyn çocuklarına aktarmak istedikleri mesajları iletme hususunda çocuğa bir şekilde eğitim verme imkanı bulur.

Oyuncaklar; çocuğun bedensel, zihinsel ve psiko-sosyal açıdan gelişmesinde önemli katkıda bulunan, çocuğun hayal gücünü ve yaratıcılığını geliştiren en önemli araçlardır. Oyuncaklar, içinde şekillendikleri toplumların değerlerini, teknolojilerini, beğenilerini ve düşüncelerini yansıtırlar [8]. Bu çerçevede, bir toplumun ritüellerini, kültürel, ekonomik ve sosyal değerlerini taşımak ve yansıtmak, sonraki nesillere bu değerlerin aktarılmasını olanaklı kılmak da oyuncağın toplumsal yönden önemini ve değerini ortaya koymaktadır. Bu anlamda oyuncaklar, sadece çocuklar açısından değil, yetişkinler açısından da oldukça değerli ve önemli nesnelerdir.

Çocukluk algısıyla toplumsal geçmişi yansıtan oyuncak tarihi, aynı zamanda insanlığın toplumsal geçmişi, bilim, sanayi ve teknoloji tarihi ile kültür, sanat ve eğitim tarihi ile ilgili pek çok araştırmaya kaynak oluşturmuştur.